Üye Girişi
E-Posta Adresiniz :
Şifreniz :
Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*

İlkokul kitaplarından bir resim hatırlıyorum. Oturma odasında başı örtülü (türbanlı değil), yaşlı bir kadın örgü örüyor. Sobanın yanında bir kedi, yanında bir oğlan çocuğu yere uzanmış kitap okuyor. Babanın elinde gazete var. Anne kız sohbet ediyorlar. Pencereden, dışarıda kartopu oynayan çocuklarla havuç burunlu, gözleri kömürden kardan adam görülüyor... 

            “Aile” denilince aklıma hep bu resim gelir nedense.

            Benim çocukluğumda (kırk, elli yıl öncenin Malatya’sında), nerdeyse her evde bir babaanne veya anneanne vardı. Başınız sıkıştığında ağlayarak kucağına sığınabileceğiniz, cebinde her zaman sizin için birkaç şeker, kuru üzüm, çekirdek saklayan, sonsuz hoşgörüsünden emin olduğunuz nineler...

            Günümüz ailesini nasıl resmetmeliyiz acaba? Baba, elinde kumanda televizyon seyrediyor, oğlan bilgisayarda gameboy oynuyor, kız cep telefonuyla konuşuyor, anne salonda ki televizyonda dizi seyrediyor. Peki, büyükanne nerede? O Göztepe’de ki apartman dairesinde yalnız yaşıyor. Daha doğrusu yaşamaya çalışıyor.... Maalesef artık aile resimlerimizde babaanne, anneanne, dedeye eskisi gibi başköşede yer yok. On günde bir ziyaretlerine gidiyoruz ya yeter. Son otuz yılda aile içi sohbet bitti. Kitap okumak da yok... (Biraz fazla dramatik oldu ama artık eskisi gibi kar da yağmıyor zaten...)

            Büyükannelerimizi kaybetmekle, çocuklarımızı yetiştirmedeki en büyük desteğimizi kaybettiğimizin farkında değiliz. Primatolog Sarah Blaffer şöyle diyor “Evrimsel geçmişimizde ki kolektif çocuk büyütme uygulaması, insanlarda empati duygusunun gelişmesine büyük katkı sağlıyordu. Oysa günümüzde bu duyguyu yitirmek üzereyiz. çalışan annesinden gerekli ilgiyi almayan çocuklarda çeşitli ruhsal bozukluklar ortaya çıkıyor. Evde çocuklara bakacak, onlarla ilgilenecek bir anneanne, babaanne olsa böyle olmaz. çocuk yuvasında asgari ücretle çalışan, gözü saatte olan bir görevli asla kendi anne babanız kadar çocuğunuza ilgi gösteremez.” (New Science)

            üç milyon yıllık insan evriminde büyükannelerin küçük çocukların büyütülmesinde en az anneler kadar rol oynadığı biliniyor. Evrim bilimcilere göre kadınların erkeklerden daha uzun yaşamasının nedeni doğanın onlara torun bakma görevi vermesi. Günümüz modern yaşamı evrim mevrim dinlemiyor. Batı dünyasını takip ederek son elli yılda biz de anne babalarımızı evimizden çıkardık. Hem de ne pahasına? Minicik bebeklerimizi, çocuklarımızı yabancı bakıcıların elinde hasta etme pahasına. Televizyonlarda, gazetelerde bakıcılarının bebeklere nasıl acımasız davrandıklarıyla ilgili haberleri siz de görmüşsünüzdür... 

            Günümüzde kimse anne babası ile yaşamak istemiyor. İşin enteresan tarafı anne babalarda çocukları ile yaşamak istemiyor. Yetmiş iki yaşında ki Neriman teyzenin iki kızı, dört torunu var ama “Evimin düzeninden vazgeçmem...” diyip bir türlü kızlarının yanına gitmiyor. Kızların akılları devamlı yalnız yaşayan annelerin de; kadıncağız düşüp bir yerini kıracak veya kalbine bir şey olacak korkusu ile endişe içindeler. Hâlbuki biraz büyükanne “düzeninden fedakârlık etse”,  biraz kızlar hoşgörülü olup “annenin çok konuşmasını hoş görseler” birlikte yaşayabilecekler. Böylece hem büyükanne depresyondan çıkacak, hem de çocuklar bakıcıların elinden kurtulacak...

            Anne babalarımızla her konuda anlaşabilmemiz tabi ki mümkün değil. Her şeyin büyük bir hızla değiştiği dünyamızda, kuşak farkı olan insanların düşüncelerinde ve davranışlarında farklılıklar olacaktır. Ancak bu farklılıklar, eğer iki tarafta istekli ve anlayışlı olursa tartışma konusu olmak bir yana ilerde mutlulukla anımsanacak güzel hatıralara kaynak olabilir.

            Sonuç olarak gördüğünüz gibi ben hala büyük aileden yanayım. Büyükanne ve dedelerin Aile resmi içinde olmasını istiyor gönlüm. Büyüklerimize evimizin kapısını ardına kadar açmalı, olsa bile kusurlarını görmezden gelmeliyiz, aynı onların biz küçükken kusurlarımızı görmezden geldiği gibi....

01 Mart 2008 Cumartesi / 18017 Kişi Okudu
Yorumlar
Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895