Üye Girişi
E-Posta Adresiniz :
Şifreniz :
Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*

Tatilde bir günlüğüne misafir olduğumuz sitenin bahçesinde sohbet eden orta yaş üstü hanımefendileri görünce selam verip “Beyler nerede?” diye takıldım. Elleriyle uzakları gösterince herhalde kocaları denize giriyor diye düşünerek o tarafa doğru yürürken beni durdurdular. İçlerinden biri gülerek “Beyler atta gitti diyince...” durumu anladım. Biliyorsunuz, yalnız ülkemizde değil bütün dünyada kadınlar, biz erkeklerden ortalama beş-on yıl daha fazla yaşıyorlar... 

ERKEKLER NEDEN DAHA ÇABUK “ATTA” GİDİYORLAR?....    

            Evrimle ilgilenen bilim adamlarına göre insanoğlunun 3 milyon yıllık tarihinde erkeklere düşen üç büyük görev var: (1) Neslin devamı için döllenmeyi sağlamak (2) Kendisinin ve ailesinin yiyecek ihtiyacını karşılamak (3) Ailesini düşmanlardan ve tehlikelerden korumak. Gördüğünüz gibi son iki iş öncelikle kas kuvvetine dayanıyor. Büyük büyük dedelerimiz bütün günlerini dışarıda yiyecek aramakla, zor bela buldukları avları rakiplerine kaptırmamak için kavga etmekle geçirirken kadınların esas görevi (dedikodu yapmak dışında) çocuk doğurmak ve çocuk büyütmek. Erkek orta yaşa gelip de kas gücü ve dölleme gücü zayıflayınca (o zamanlar andropozu bilmiyorlarmış) doğada ki temel var oluş nedeni ortadan kalkıyor ve “atta gitme” zamanı geliyor. İşte biz erkeklerin önden gitmesinin temel nedeni bu. Kadınlar ise doğumdan sonra uzun yıllar çocuğun bakımından da sorumlu oldukları için daha uzun yaşamaları gerekiyor. Bugün bile pek çoğumuzun çocuğuna evde ki “babaanne ve anneanneler” bakmıyor mu?           

KARINIZDAN UZUN YAŞAMAK İSTERMİSİNİZ?...

            Ben şahsen 25 yılı deviren bir evliliğin arkasından, karımdan daha uzun yaşamayı istemediğimi söylemek isterim. Pek çok erkeğin de benim gibi düşüneceğini biliyorum. Gene de “uzun ve sağlıklı yaşamak” adına aşağıda ki önerilerime bir göz atın...        

            Daha sağlıklı ve daha uzun yaşamak için, bir erkek olarak doğa’nın bize verdiği temel fonksiyonları mümkün olduğunca sürdürmemiz gerekiyor. Kırık veya incinme gibi bir nedenle kollarını boyunlarına askıya alanlar çok iyi bilirler; on gün gibi kısa bir süre içinde kullanmadıkları kolları incelir ve kas yapısı erir. Röntgen aldığımızda kemik dokusunun sertliğini ve sağlamlığını kaybettiğini görürüz. Bunun nedeni içimizde ki bir merkezin; kolumuzu kullanmadığımızı fark etmesi ve “işe yaramayan organdan desteğini çekmesidir”. Unutmayın, içinizde ki merkeze “Bu adamda iş kalmamış... kasları da zayıflamış..”. dedirttiniz mi işiniz bitiyor ve geri sayım başlıyor. Bu yüzden uzun yaşamak istiyorsanız;

            (1) Düzenli seks yaparak (zamanla aralıklar uzasa bile) dölleme fonksiyonunun devam ettiğini göstereceksiniz..

            (2) Avlanan, dövüşen atalarınız gibi kaslı, zinde ve formda olmaya çalışacaksınız..

            Testesteron hormonu dediğimiz erkeklik hormonu ile Somatotropik hormon (kas ve büyüme hormonu) çok iyi arkadaştırlar ve birbirlerini tetiklerler. Kas kütlenizi artıran sporlar yaparak Testesteron seviyenizi yükseltebilirsiniz. Washington üniversitesinde 40 yaşını geçen 850 kişi üzerinde yapılan araştırmada Testesteron seviyesi düşük olan erkeklerin ölüm riskinin normal olanlara göre  %85 daha yüksek olduğu gösterildi.

            Hemcinslerime son bir bilgi daha vereyim; yapılan bir çalışmada takibe alınan 67 bin kişi içinde dul yaşayan erkeklerin ölüm riskinin evlilere göre %40 daha fazla olduğu görüldü. (Buradan “yeniden evlenmenin” erkekler için iyi olduğunu sonucunu çıkarabiliriz.)

            Sonuç; eşinizin bıyık altından size gülmesine aldırış etmeyin,  yarından tezi yor bir iki dambul alıp kaldırmaya başlayın... Ha gayret...

04 Mart 2008 Salı / 19754 Kişi Okudu
Yorumlar
Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895