Hapşırık, diyafragma, göğüs ve karın kaslarımızın istem dışı refleks kasılmasına bağlı olarak akciğerlerdeki havanın büyük bir hızla (yaklaşık saatte 160 kilometre) dışarı atılması olayıdır. Aynı anda isteseniz de istemeseniz de gözlerinizi kaparsınız. Hapşıran kişiye ‘çok yaşa’ denilmesinin nedeni eskiden hapşırma sırasında kalbin durduğuna inanılmasıydı ama artık böyle bir şey olmadığını biliyoruz.
-
Evrimin bize (ve diğer memeli hayvanlara) kazandırdığı hapşırma yeteneği sayesinde burun, boğaz gibi üst solunum yollarındaki rahatsız edici her türlü maddeyi dışarı atarız. Bu yolla yemeğinize döktüğünüz karabiberden tutun polen, bakteri, toz gibi yüzlerce ‘irritan’ (tahriş edici) maddenin ciğerlerimize inmesi engellenmiş olur. Köpek, kedi gibi evcil hayvanların veya at, inek gibi büyükbaşların hapşırdığını görmüşsünüzdür. Onlar bizden farklı olarak burunlarından hapşırırlar. (Köpeğimizin hapşırma işini burun temizliği için kullandığına şahidim, o esnada yakınındaysanız yandınız!)
-
Hapşırık genellikle burunda oluşan bir karıncalanma duygusunu takiben başlar. Ağzını açmış, “Ha, ha, ha...” deyip bir türlü hapşıramayan insanların çaresizliğini görmüşsünüzdür. Karıncalanma duygusunu hapşırarak bitirmek isterler. Kısmi felç sonrası hapşırma yeteneklerini kaybeden hastalarla ilgili bir makale okumuştum. Karıncalanma hissetmelerine rağmen bir türlü hapşıramayan hastalar 6 ay kadar sonra hapşırma yeteneklerine yeniden kavuştukları için çok mutlu olduklarını söylüyorlardı.
ÇOK HAPŞIRIYORUM
-
İnsanların yaklaşık yüzde 30’unun güneşe bakınca hapşırdıklarını biliyor musunuz? Aslında yalnız güneş değil her türlü parlak ışık hapşırmaya neden olabilir. Sinema, konser, tiyatro gibi karanlık ortamlarda hapşırmaya başlayanlar sahnenin parlak ışığından etkilenen kişilerdir. Meraklısı için not; hapşırıkla ışık arasındaki bu ilişki, burundan ve gözden ayrı ayrı yollarla beyne ulaşan sinir hüzmelerinin çarprazlaşma yapması ile izah ediliyor.
-
Dert etmeyin, hapşırık önemli bir hastalığın veya şiddetli bir gribin habercisi değildir.
-
Parlak ışığın hapşırık başlattığını fark ettiyseniz, güneşe ve parlak ışıklara bakmayın, sinema tiyatro gibi yerlerde hapşırıyorsanız yanınızda güneş gözlüğü taşıyın.
Arka arkaya gelen sabah hapşırıkları ‘alerjik rinit’ dediğimiz rahatsızlığın belirtisi olabilir. Birlikte koyu renkli burun akıntısı, boğaz ağrısı, öksürük şikâyetleriniz varsa bir KBB veya alerji uzmanı ile görüşebilirsiniz.
25 Kasım 2008 Salı / 27976 Kişi Okudu
|