Ramazan Bayramı tatilinde Karadeniz yaylarındaydık. 13 kişilik bir arkadaş grubuyla Kaçgar dağlarında 12 saati bulan uzun ve yorucu yürüyüşler yaptık. Zirve yapamadık ama iki çadır kampı yaparak 3800 mt.’ye tırmanıp trans Kaçkar yürüyüşünü tamamladık. Tüm yolculuk boyunca vegan beslenmeden taviz vermedik. Hemen söyleyeyim bu beslenme şeklimizle kimseden daha çok yorulmadık ve arkada kalmadık. 

Seyahat boyunca edindiğimiz beslenme tecrübelerimizi gelecekte yapacakları seyahatlerde yararlı olabileceği düşüncesiyle vegan dostlarımla paylaşmak istedim.   

Tatillerini büyük otellerde - tatil köylerinde geçirenlerin vegan beslenmeyle ilgili bir sorunları olacağını düşünmüyorum. Bu tip mekanlarda yulaf başta olmak üzere kahvaltılıklar, sebze haşlamaları, meyve çeşitleri günün her saatinde bol miktarda bulunabiliyor. Bunu karşılık bizim gibi trekking-dağcılık yapanlar seyahat öncesi hazırlık yapmazlarsa sıkıntı çekebilirler. Eşim ve ben “az yağlı vegan” beslendiğimiz için yolculuk öncesi yanımıza kuru yemiş (sarı ve beyaz leblebi, kuru kayısı, hurma, kuru incir) aldık. Sırt çantasında taşıdığımız bu yiyecekler yürüyüş molalarında atıştırmalık olarak çok işe yaradı, enerji barı vazifesi gördüler. Eşimin önceden hazırladığı atıştırmalık tatlı ve tuzlu kurabiyeler de bu anlamda kurtarıcı oldu. Kurabiyeler 9 gün boyunca bozulmadılar, tuzlu olanlar biraz kurudu ama çaya batırarak idare ettik. (Tariflerini aşağıda bulabilirsiniz.)

Yoluculuktan önce tüm bu malzemeleri her gün için ayrı kullanılacak şekilde 8 ayrı poşete ayırdık. Sabah çadırdan çıkmadan önce sırt çantalarına birer poşet attık. Grupla seyahat ettiğimiz için mümkün olduğu kadar yemeklerde birlikte olmaya özen gösterdik. Örneğin İspir’de hep birlikte kuru fasulye yerken aşçıya rica ettim, bizim kuru fasulyeleri sıcak sudan geçirerek yardımcı oldu. Pansiyonlarda aşçılara bulgur pilavı, patates gibi yemekleri ve çorbaları yağsız yapmalarını rica ettik, sağ olsunlar hiçbiri ricamızı kırmadı. Böylece yanımızda götürdüklerimizin desteğiyle beslenme şeklimizden taviz vermeden seyahatimizi tamamlamış olduk.  

 

Yulaflı Kurabiye

1.5 su bardağı tam buğday unu

1 su bardağı yulaf ezmesi

1 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

½ su bardağı pekmez

½ fincan soya sütü

3 adet hurma, doğranmış

2 adet incir, doğranmış

½ fincan üzüm kurusu

3 adet gün kurusu kayısı, doğranmış

Tüm malzemeleri karıştırıp yoğurun. Kurabiye şekli verin. Fırın tepsisinde pişirme kağıdı üzerine dizin. Önceden ısıtılmış fırında 200 derecede üzeri hafifçe kızarana kadar pişirin. Fırını kapadıktan sonra 15 dakika içinde bekleterek kıtırlaşmasını sağlayın. 

 

Bulgurlu kurabiye

1 çay bardağı ince bulgur

1 çay bardağı yulaf ezmesi

2 çay bardağı tam buğday unu

½ çay bardağı kaba çekilmiş ay çekirdeği

3 adet suda bekletilmiş ince doğranmış domates kurusu (veya biber kurusu)

2 çorba kaşığı çekilmiş keten tohumu

2 çay kaşığı tuz

1/2 çay bardağı çekirdeği çıkarılmış zeytin

1 tatlı kaşığı pul biber

1 çay bardağı soya sütü

Bulguru kaynar su katıp şişirin. Ay çekirdeği, zeytin ve domates kurusunu blenderde kabaca çekin. Sonra tüm malzemeleri karıştırın, gerektiğinde su ilave ederek hamur haline getirin. Bu aşamadan sonra elinizle yassı kurabiyeler haline getirebilir veya merdaneyle (yapışmaması için un kullanın) yarım cm kalınlığında açıp, kurabiye kalıbıyla şekil verebilirsiniz. Yanmaz kağıt serdiğiniz fırın tepsisine dizin, önceden 200 derece ısıtılmış fırında 30 dakika kadar pişirin.