Peşin peşin söyleyeyim ülkemizde çok iyi doktorlar, modern cihazlarla donatılmış pırıl pırıl hastaneler var ve onlara bir lafımız yok. (Gene de mümkünse hastaneye yatmayın :) )  Kim gerekmeden hastaneye yatar ki demeyin, “Nasıl olsa hastane masrafını sigorta ödüyor” veya “Doktor tanıdık, şöyle bir yatıp kendime baktırayım” diyenleri çok görüyoruz. Gereksiz müdahaleler için yatanları saymıyorum… 

Tıbbi hatalar yüzünden ülkemizde her gün yaklaşık 100 kişi ölüyor ama beşi İstanbul’da, üçü İzmir’de, ikisi Kars’ta olduğu için kimse farkına varmıyor (1). Hastane konusunda dikkatli olmanızı söylememin nedeni en çok hata yapılan yerin hastaneler olmasıdır. Amerika’da hastaneye yatan dört kişiden biri bir şekilde zarar görüyor ve günde yaklaşık 500 hasta sağlık sorununa değil yapılan hatalara bağlı olarak hayatını kaybediyor (2).  

1-Hastanede bulaşan mikroplar Amerika’da yılda 100 bin kişinin ölümüne neden olmaktadır. (Bizdeki rakamları bilemiyoruz.)

2-Sağ böbreğindeki tümör yerine sol böbreği alınan, sol bacağı yerine sağ bacağı kesilenler duymuşsunuzdur. Tıpta buna “Yanlış Taraf Cerrahisi” adı veriliyor ve oldukça sık görülüyor. Bunun daha kötüsü yatak komşunuza yapılacak ameliyatın size yapılmasıdır ki tadından yenmez. 

3-Yatış nedeninden farklı bir sebeple hayatını kaybedenlerin sayısı az değildir. Benim bir yakınım akciğer rahatsızlığı nedeniyle hastaneye yattı, hayatını, yatağından düşürüldüğü için  beyin kanamasından kaybetti. Maalesef bu gibi durumlar en modern hastanelerde bile olabiliyor.  

4-Safra kesesi, böbrek, by-pass operasyonu, burun deviasyon ameliyatı, sezaryen, bel fıtığı fark etmez; her branşta gereksiz yere ameliyat olma riskinizin oldukça yüksek olduğunu unutmayın. Hipokrat yeminine sadık cerrahlarımızın başımızın üstünde yeri var ancak şurası da bir gerçek ki bazı doktorlarımız “tuttuğunu yatırıyor :) ”  

5-Bilgisayara hastanın ilaç dozunun yanlış girilmesi, hemşirelerin yanlış ilaç vermesi, hastaların ilaçlarının karıştırılması sık görülen durumlardır. 

6-Yanlış kan nakli, damardan verilen ilaçlara karşı alerjik reaksiyonlar ölüm nedeni olabilir. 

7-Efor testi, anjiyografi, stent takma, endoskopi, kolonoskopi gibi burada tek tek sayamayacağım “hasta yatmışken yapalım” işlemlerinden sonra ciddi komplikasyonlar gelişebilir. “Hastanın bir de şurasına bakalım, bir de şu branşla konsültasyon yapalım” mantığı, gereğinden fazla tetkik yapılmasına ve para harcanmasına neden olmaktadır. 

8-İğneden seruma, gazlı bezden pamuğa, doktor vizitesinden elektroya kadar “yatmışken yapalım”ların hepsi sizin hesabınıza “gider” olarak, işlemi yapan doktorun ve hastanenin hesabına “gelir” olarak yazılır. Personelin öncelikli görevi yapılan işlemlerin eksiksiz bilgisayara girilmesidir. 

Dostlarım, şunu unutmayın ki bu dünyada bulunabileceğiniz en tehlikeli yerlerden biri “hastane”dir. Mümkün olduğu kadar uzak durmaya çalışın, illa yatmanız gerekiyorsa akıllı, dikkatli, gözlemci bir yakınınızın size refakat etmesini sağlayın. 

(1) Dr. Mustafa Bulun, Hastaneden Canlı Çıkmak, Sage Yayınları

(2) http://www.forbes.com/sites/leahbinder/2013/04/09/the-most-dangerous-place-in-the-world/#94e812c38ac3