Üye Girişi
E-Posta Adresiniz :
Şifreniz :
Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*

    Salı günü yazdığım “Bir doktor hastasından ne ister?” yazısından sonra okurlardan “Bir hasta doktorundan ne ister?”sorusuna cevap olarak pek çok Mail aldım. çıkan sonuç; insanlarımızın biz doktorlardan yana oldukça dertli olduğunu gösteriyor. Dolayısı ile bu yazım daha çok doktor meslektaşlarıma yazılmış, okurların ve hastaların ortak beklentilerini aktaran bir mektup gibi olacak. Genç meslektaşlarım aşağıdaki istekleri dikkatle okurlarsa hayatları boyunca faydalanacakları öğütler bulabilirler ve yazım da amacına ulaşmış olur.

      Bu arada, hepimizin çalışma şartlarının aynı olmadığını biliyorum. Bazılarımız, ultra lüks muayenehane şartlarında hasta bakıp Jale hanımın bacağındaki sellülitleri kendine dert ederken, bazılarımız da ücra bir köyün sağlık ocağında zatüre olmuş bir çocuğa nasıl ilaç bulacağımızın hesabını yapıyoruz. Buna rağmen İstanbul’daki hastanın da Hakkari’deki çocuğun annesinin de doktorundan istediği bazı ortak şeyler var ve emin olun bunların hepsi verilmesi son derece kolay şeyler, yeter ki isteyelim...

1.Hasta doktorundan “güler yüz” ister.....

    Bu, okur mektuplarının çoğundaki ortak istek.... Asık suratlılık  hiçbir mesleğe yakışmaz ama doktorluğa “hiç yakışmaz”. Yılışıklık ile güler yüz arasındaki farkı bilmek kaydıyla kendisinden derman isteyen kişiye güler yüzlü davranmak endişe dolu hastayı hemen rahatlatır ve doktoruyla daha iyi bir iletişim kurmasını sağlar.

2.Kendisini dinlemesini ve yeterli vakti ayırmasını ister.

     Hastaların en çok şikayet ettikleri hususlardan birisi “doktorun kendisini yeterince dikkatli dinlememesi” dir. Bazen hasta daha içeri girer girmez veya söylediği ilk cümleyle kafamızda hasta hakkında bir tanı oluşsa da hastayı sonuna kadar dikkatle dinlemeliyiz. Hastanın esas derdi ona koyduğumuz “bilimsel tanı” değil onun “şikayetinin geçmesi” dir ki bunu  ancak hastayı dikkatle dinleyip, sorunu tam olarak anlayarak sağlayabiliriz..  

2.Kendisinin sadece “hastalık sahibi kişi” olarak değil “bir insan olarak” görülmesini ister.

       Okurlarımdan birisi SSK polikliniklerinden yakınan uzun yazısında “doktorun hiç olmazsa reçete yazarken yüzüne bakmasını” istediğini yazmış. Bir diğer okurum da “Hasta ile ilgilenirken bir yandan da hemşire ile akşam dizileri ve günlük olaylardan konuşmamalı” diyor...

4. Kendisine (SSKlı veya devlet memuru ise) mümkün olduğunca çok laboratuar tetkiki yapılmasını ve her yerinin röntgeninin çekilmesini ister.

     Şimdi iğneyi biraz da hastalara batıralım. Bir şekilde devlet güvencesine sahip olan bazı hastalarımın ellerinde sayfalar dolusu tetkik raporları ile geldiklerini görüyorum. Hani nasılsa parası benden çıkmıyor diyerek lüzumlu lüzumsuz tetkik yaptırıp, “Kan aldırmışken bizahmet hepsine baktıralım abi..” demek doğru değil. Laboratuar tetkiklerinin “kit” dediğimiz özel maddeleri yurt dışından geliyor ve devlet bunun için yurt dışına trilyonlar ödüyor...

5.Hasta özel imkanları ile doktora gitmişse kendisinin bir para makinesi gibi görülmemesini ister.

    Enflasyon düşüyor ancak geçim şartları eskisinden daha iyi değil.. Belli ki uzun süre daha kemerleri sıkmaya devam edeceğiz. Bence bir doktorun hastasından tetkik isterken birkaç şeyi göz önünde bulundurması gerekir. .

·        Bu tetkikin hastamın iyi olmasına bir katkısı olacak mı?

·        Hastamın bu tetkiki yaptıracak maddi imkanı var mı?

·        Bu tetkiki yaptırmak şart mı, yoksa daha kolay, ekonomik bir yolu var mı?

6.Bir sıkıntısı olduğunda arayınca bulup konuşabilmek (cep telefonunun açık olmasını) ister.

Doktorun cep telefonunun 07-22 saatleri arasında devamlı açık olması gerektiğine inanıyorum. Eğer hasta doktorunu arayıp bulamıyorsa veya  sekreterine not bıraktığı halde kendisine dönüş olmuyorsa bu işte bir aksilik var demektir. 

     Okurlarımdan Sayın O. S. Türkoğlu’nun Mail’i esasında yukarda yazdıklarımın hepsinin özeti gibi: “Hasta; canını, namusunu ve parasını gözü kapalı olarak doktoruna emanet ettiğinin unutulmamasını ister...”

En hoşuma giden de Trabzon’dan bir okurumun doktorlardan isteği oldu: “Apandisit ameliyatında karnında makas ve penset unutulmamasını istiyor.” Sebebi de “Koşarken birbirine değip ses çıkarması”....

    

Hasta doktorundan aşağıda ki soruların cevabını tam olarak vermesini ister, kendisine vakit ayırıp bu soruları tek tek anlatmasını ister...

01 Mart 2008 Cumartesi / 19284 Kişi Okudu
Yorumlar
Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895