Geçenlerde bir hastam eli nabzında, yüzünde korku dolu bir ifade ile muayeneye geldi. “Doktor bey, bakın kalbim nasıl tekliyor... Sanki her an duracakmış gibi”. Sizin de bazen aklınıza kalbinizin birden durabileceği düşüncesi geliyor mu bilmiyorum.(Benim geliyor..) Gece yatağa yattınız ve hooop... öbür tarafa...

            Sevgili okurlarım, çoğumuzun ara sıra hissettiği ekstrasistol dediğimiz basit aritmilerde kalp aslında durmaz ama ritimde bir atlama olduğu için duruyormuş gibi hissederiz. Bu önemsiz ritim bozuklukları, aynı hastamda olduğu gibi bize endişeye sevk eder. Şunu unutmayın ki kalbimizin içinde olağanüstü emniyetli bir “trafo sistemi” vardır. “Sinüs düğümü” dediğimiz birinci elektrik trafosu ihtiyacımıza göre dakikada yaklaşık 50–190 arasında elektrik uyarısı verir. Uyurken veya dinlenirken vücudumuzun kan ihtiyacı azaldığı için kalp hızımız düşer. Sinirlenince veya koşunca kaslarımıza giden kan miktarının artması gerektiği için trafomuz daha hızlı uyarı verir. Tanrı, aynı elektrik kesilince devreye giren jeneratörler gibi kalbimizde ki elektrik trafomuzun da yedeklerini yapmıştır. Herhangi bir nedenle birinci trafomuz arızalanırsa dakika da 30–60 arasında sinyal veren ikinci trafo devreye girer. Onun da arızalanması halinde, hayatın devamını sağlamak için devreye giren ve dakikada 20–30 hızında çalışan üçüncü bir emniyet trafomuz daha vardır. İlk iki trafo arızalandığında kalbimiz dakikada 30 hızında atarken baygın olarak yatarız ama hayati fonksiyonlarımız devam eder. (Öldü diye morga kaldırılıp sonradan dirildi denen kişiler bu üçüncü trafonun devreye girdiği hastalardır.) 
Resimde sol üstteki sarı düğme sinüs düğümüdür. Hemen altında ikinci trafo olan Atrioventriküler düğme görülüyor. Elektrik akımı onun içinden geçip beyaz teller yoluyla kalbe yayılıyor.

            Sonuç olarak, gördüğünüz gibi lüzumsuz yere endişelenmeye gerek yok. Yedek trafolarla donatılan kalbimiz öyle kolay kolay pes etmez. Yeter ki trafonuza sigara dumanı kaçırmayın... Beslenmenize dikkat edip elektrik hatlarını yağla tıkamayın...