|
Önemli bir sağlık sorunu ile karşılaşan kişiler (ve yakınları) haklı olarak ellerinden gelenin en iyisini yapmak isterler. En yeni tedavi metodları, en iyi ilaçlar, destek ürünleri, vitaminler... Maalesef bu arayış sırasında bazen hiç faydası olmayan (hatta zararı olabilen) tedavi metodları bile denenir. Amerikan toplumunda genel populasyonun yüzde ellisi vitamin kullanırken kanserli hastaların yüzde yetmişbeşi vitamin kullanmaktadır. Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü tarafından çıkarılan Kanser dergisinin bu ayki sayısında yayınlanan bir uyarıyı sizlere iletmek istiyorum: Kanser hastalarında vitamin ve antioksidan kullanımının faydadan çok zararı olabilir. Bu konuda laboratuar ortamında ve kliniklerde yapılmış pek çok çalışma var. Daha önce Petri kutusunda vitamin C verilen kanser hücrelerinin verilmeyenlere göre daha hızlı yayıldığını gösterilmişti. Benzer olarak ileri dönem kanseri olan bir grup hastaya C vitamini verilirken bir gruba verilmemiş, sonuçta vitamin alan grupda kanserin daha hızlı yayıldığı gösterilmiştir. Unutmayalım ki kanser hücreleri de aynı normal hücreler gibi vitamine ihtiyaç duyarlar. Beta Karoten kullanan sigara içicilerinde akciğer kanseri görülme riski daha yüksek bulunmuştur. Keza 2004 yılında yayınlanan bir çalışmada, antioksidan kullanımının mide barsak kanserlerini önlemediği, aksine ölüm oranınını artırdığı gösterilmiştir. Erken dönem meme kanserleri olan kadınlar içinde antioksidan kullananlarda hastalık daha kötü seyretmektedir (Lancet 2002). Bir başka çalışmada baş boyun bölgesi kanseri olupda vitamin E alan hastalarda ikincil bir kanserin görülme ihtimalinin arttığı gösterilmiştir. Sonuç: 1-Amerikan Kanser Derneği kanser tedavisi sırasında vitamin kullanımından uzak durulmasını tavsiye etmektedir. Bu yüzden doktor önerisi olmadan, kulaktan dolma bilgilerle vitamin veya antioksidan almayın. 3-Taze meyva, sebze tüketiminizi artırın. Az etli, az yağlı, bol posalı bir beslenmeye dikkat edin. KANSERDEN KORUNMAK İÇİN “Kanser olmamak için ne yapmalıyım?” Bu soruyu özellikle bir yakını veya arkadaşı kanser olan kişilerden çok duyarız. O güne kadar sadece ismen bildikleri hastalığın bir yakınlarında çıkması insanları oldukça sarsar. Şurası bir gerçek ki kansere yüzde yüz engel olmak mümkün değil. Buna karşılık kanseri artıran faktörlerden uzak durarak kanser olma ihtimalimizi azaltabiliriz. Bugün size iki önerim var. Birinci önerim: Sakın şişmanlamayın. Şişmanlığın kalın barsak ve meme kanseri riskini artardığı eskiden beri söylenirdi. Ünlü tıp dergisi Lancet’de yakınlarda yayınlanan bir çalışma aşırı kilonun başta yemek borusu ve tiroid kanseri olmak üzere diğer kanserlerin gelişimini de artırdığını gösterdi. 15 kg fazlası olan bir erkeğin yemek borusu kanseri riski % 52, tiroid kanseri şansı % 33, kalınbarsak ve böbrek kanseri şansı ise % 24 artıyor. Benzer olarak 13 kg fazlası olan bir bayanın rahim ve mesane kanseri geçirme ihtimali % 66, yemek borusu kanseri geçirme ihtimali % 51, böbrek kanseri geçirme ihtimali % 34 artıyor. İkinci önerim: Her türlü şeker, tatlı ve tatlandırıcı tüketiminizi minimuma indirin Yorumlar
|
Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895 |