Üye Girişi
E-Posta Adresiniz :
Şifreniz :
Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*
BAŞ AĞRISININ İLAÇSIZ TEDAVİSİ (31.01.2015 tarihinde gözden geçirildi.)
 
Geçen hafta, başınızın ağrısı için sık sık ilaç kullanan kişilerin ülkemizdeki milyonlarca ağrı kesici bağımlısından biri olabileceğini, kullandığınız ilaçların böbreklerinize, karaciğerinize zarar verebileceğini, kalp krizi ve mide kanaması riskini artıracağını yazmıştım (Bakınız: Baş ağrısı ilaçları). Bugün ağrı giderici belasından nasıl kurtulacağınızı anlatacağım.
İster migren, ister diğer tür baş ağırları olsun ağrılarınızdan tam olarak kurtulma sözü vermiyorum ama şunu garanti ediyorum; dediklerimi yapmanız halinde en fazla üç ay sonra ağrılarınızın sıklığı ve şiddeti azalacak. Hepsinden önemlisi ağrı gidericilerin yan tesirlerine maruz kalmadan baş ağrılarınızla baş etmeyi öğrenmiş olacaksınız. 
Daha önce söylediğim gibi ayda bir iki kez gelen baş ağrılarınızı basit bir ağrı giderici ile geçiriyorsanız, ağrılarınızın sıklığı ve şiddeti gittikçe artmıyorsa ilaç kullanabilirsiniz. Daha sık ilaç kullanmanız halinde uzun vadede ilaçların yan tesirleri sağlığınızı olumsuz yönde etkileyeceği için ilaçları tam olarak bırakmanızda büyük fayda var. “Migren” isimli kitabı Türkçeye çevrilen dünyaca ünlü Nörolog Oliver Sacks ağrılarının ilaçla yok edilmesinin doğru olmayacağı konusunda benimle aynı fikirde, kitabında şöyle diyor: “Bu kitabın orijinal baskısında, ergotamin ve diğer ilaçların tıpkı fizyolojik önlemler gibi (egzersiz, uyku vb.) nöbetlere son vereceğinden sıklıkla bahsettim. Fakat şimdilerde nöbetlerin son konusundaki bilgeliğimden o kadar emin değilim. Bu tür ilaçları hiç düşünmeden tavsiye etmek yerine hastayı nöbetin doğal gelişiminin olumlu ve olumsuz yönleri üzerinde düşünmeye teşvik etmek daha doğru olabilir.” Migren ağrılarınızı ilaçla baskılamaya çalıştığınızda ağrılar geçer gibi olsa da süre daha uzar ve sonrasında sizi halsiz ve yorgun bırakan birkaç gününüze mal olabilir. Miğren ağrılarımın aktif olduğu durumlarda ben kendim bu durumu bizzat gözlemlemiştim, ağrıyı ilaçla geçirdiğimin ertesi günü başımda sersemlik ve hafif bir ağrı devam ederdi. Buna karşılık ağrının tam şiddetiyle gelip, döngüsünü tamamlaması sonrasında kendimi daha iyi ve dinç hissederdim. 
Benim gibi ağrı kesici kullanmamaya karar verdiyseniz yapacağınız ilk iş bir gün belirlemek olmalı. “Pazartesinden itibaren asla ağrı giderici almayacağım,” diyerek kendinize söz verin. Dikkat! “Asla” kelimesi çok önemlidir. Bir hafta dayandıktan sonra bir tane ilaç yuttunuz mu her şey boşa gider.
Migren atağı başladığında akut krizin engellenmesi için yapılacaklar:
1.Migren atağını engellemek için size birkaç yol önereceğim. Hepsini sırayla deneyin ve size hangisinin iyi geldiğini bulun. Birincisi kolay yol: ağrının geleceğini hisseder etmez üst üste iki adet koyu kahve veya demli çay içmektir. Kafeinin baş ağrısını geçirmede etkili olduğu gösterilmiştir. 
2.Yüzünüze soğuk su çarpın veya soğuk bir duş alın. 
3.Bir elmayı üzerine iki çay kaşığı tarçın döküp yiyin.
4.Bu yol biraz zahmetli ama çok işe yarıyor; ağrının geleceğini hisseder etmez hızlı tempoda yürüyün, koşun, ağırlık kaldırın veya (örneğin iş yerindeyseniz) 15 dakika kadar hızlı hızlı merdivenlerden inip çıkın. Yoğun fiziksel aktivitenin (kasları yormanın) baş ağrılarıma iyi geldiğini ben bir gemi gezisi esnasında tesadüfen fark etmiştim. Daha sonra Oliver Saks’ın “Migren” isimli kitabında (Sayfa 52) aynı tavsiyeyi verdiğini gördüm. “Yoğun bir fiziksel aktivite atağı önleyebildiği gibi mevut atağın biçimini de değiştirebilir. Pazar günü erken kalkıp iş yapmanın migreni engellediği görülmüştür. Bazı hastalarda koşma, bağırma veya kavga etme migren atağını geçirir.” 
Unutmayın ilaçsız yolu denemeye karar verdiyseniz ağrınızın gittikçe şiddetlenmesine rağmen ağrı giderici almamalısınız. Beyninizde sizden ağrı giderici isteyen, ağrı giderici ile beslenen bir hücre grubu olduğunu hayal edin. Bu aç gözlü hücreler her seferinde daha fazla ve daha kuvvetli ilaç isterler. Ağrı giderici bağımlılığından kurtulmanın birinci yolu bu isteğe direnmektir. 
5.Yukardaki yollar işe yaramadıysa karanlık bir odaya çekilip uyumaya çalışın. İlk ağrıyı savuşturmanız yetmez, daha şiddetli gelen ikinci, üçüncü ağrılara da direnmeniz gerekir. İçinizden bir ses artık dayanamayacağınızı ilaç almanız gerektiğini söyleyecektir ama o sesi dinlemeyeceksiniz. Ağrınızın ilaç kullanmadan periyodunu tamamlayarak geçmesi halinde başınızda uzun zamandır hissetmediğiniz kadar güzel bir duygu ve ferahlık hissedeceğinizi hatırlayarak kendinizi motive edin. Ağrınız birkaç gün veya hafta içinde tekrar edebilir. Her seferinde aynı sabrı göstermelisiniz. Çabuk sonuç beklemeyin, ağrılarınız sıklığının ve şiddetinin azalması için en aşağı iki ay sabretmeniz gerekiyor. Ağrı giderici kullanmayı bırakanların % 87 si, iki yıl sonra baş ağrılarının şiddetinde ve sıklığında belirgin azalma olduğunu söylemişlerdir. 
Migren atağının gelmemesi veya uzun vadede sıklığın ve şiddetinin azalması için:
1.Migren ağrılarınızı neyin tetiklediğini bulmaya çalışın. Migren tetikleyicilerini internet sitelerinden bulabilirsiniz, sizin hangisine duyarlı olduğunuzu yakalayabilirsiniz. Örnek olarak benim ağrılarımı en çok fazla uyumak, az uyumak, alıştığım saatte çay içmemek tetiklerdi. Bu yüzden uyku saatlerime çok dikkat eder, çay saatimi aksatmamaya çalışırım. 
2.Atak başlangıcında yapılan egzersizin dışında düzenli sporun baş ağrılarının sıklığını ve şiddetini azalttığı gösterilmiştir. Düzenli spor yapan biri değilseniz, en azından günde yarım saat hızlı tempoda yürümeye çalışın. 
3.Az yağlı vegan beslenmenin migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azalttığı gösterilmiştir (1). Journal of Headache and Pain dergisinde yayınlanan çalışmada 42 hasta iki gruba ayrılıp 4 ay boyunca bir gruba yağsız bitkisel diyet diğer gruba plasebo veriliyor. Bitkisel diyet uygulayanlarda ağrıların sıklığı ve şiddeti belirgin şekilde azalıyor.    
 
(1) Bunner A, Agarwal U, Gonzales JF, Valente F, Barnard ND. Nutrition intervention for migraine: a randomized crossover trial. J of Headache and Pain. 2014;15:69. doi:10.1186/1129-2377-15-69. 
 
27 Mart 2009 Cuma / 20733 Kişi Okudu
Yorumlar
Copyright © 2006 - 2023 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895