Üye Girişi
E-Posta Adresiniz :
Şifreniz :
Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*
           Margarin Üreticileri Birliği son günlerde atağa kalktı. Margarinin hiçbir zararı olmadığını, kalbe asıl zararlı olanın tereyağı gibi doymuş yağlar olduğunu söylüyorlar. Dikkat!.. Çok yakında Tereyağı Üreticileri Birliğinin karşı kampanyası başlayabilir. (Böyle bir birlik var mı bilmiyorum, yoksa da eli kulağındadır.)
            Daha önce de yazdım, ne yiyip içeceğimize biz değil Üretici Birlikleri karar veriyor. Örneğin Şarap Üreticileri Birliği günde bir bardak şarap içmemizi istediği için her gün gazetelerde şarabın faydaları ile ilgili yazılar okuyoruz. Arasıra Bira Üreticileri Birliği araya girip, biranın da en az şarap kadar faydalı olduğuna dair haberler patlatıyor. Şarap bira derken hepiniz alkolün kalbe faydasını ezbere biliyor ama fazla içildiğinde “beyin için ne kadar zararlı olduğunu” öğrenemiyorsunuz.
            Margarin kampanyasını izleyen halkımız da şaşırmış durumda. “Ne oldu da kırk yıldır ‘aman yemeyin’ dediğiniz, tu-kaka ettiğiniz margarinler birden faydalı oldu?” diye soruyorlar. Efendim meselenin özü şu: Mısır, soya gibi bitkilerin yağlarından devşirilerek yapılan margarinleri aslında III. Louis Napoleon’a borçluyuz. Fakir halk için yeni bir yağ bulunmasını isteyen Fransa imparatoru “Kim ki bana tereyağı gibi ekmeğe sürülen (ama ucuz) bir yağ yaparsa ona büyük bir ödül vereceğim” diye ferman çıkarmıştır. Topladığı bitkisel yağları basınç altında katı hale getiren uyanık kimyacı Mouires margarini bularak büyük ödülü kapmıştır. Bundan 150 yıl önce fakir insanları kandırmak için bulunan margarin o yıldan bu yana teknolojik evrim geçirerek en sonunda kalbimiz için yararlı(!) margarin haline dönmüştür.
            Margarinler bitkisel kaynaklı oldukları için kalp damar sistemi için zararlı olan kolesterol ve doymuş yağları içermezler. Buna karşılık imalatları sırasında doymuş yağlardan bile zararlı “trans yağlar” ortaya çıkar. Günümüzdeki modern üretim teknolojisi margarin üretiminde trans yağ oluşumunu engelleyebilmektedir. Son yıllarda margarine rağbet edilmesinin arkasında işte bu teknolojik gelişme vardır. Ülkemizde üretilen margarinlerin büyük kısmı yeni teknoloji ile trans yağsız (daha doğrusu az trans yağlı demek lazım, yeni teknoloji ile trans yağ oranı 100 gr’da 1 gramın altına inmiştir ama tamamen 0 yapmak mümkün değildir.) üretilmekte birlikte piyasadaki bütün margarinlerin bu özelliğe sahip olduğunu söyleyemeyiz. Bu yüzden “Margarinler zararsızdır” diyerek genelleme yapmak yerine “Trans yağ içermeyen margarinler kalp damar sistemine zararsızdır” demek daha doğru olur.    
            Benim tavsiyem:
            1-Margarinler, (ekonomik olarak avantajlı olmalarına rağmen) mutfakta ilk aklımıza gelen yağ olmamalıdır. Öncelikle sıvı yağı ve bilhassa zeytinyağını tercih etmeliyiz.  
            2-Margarinlerin kalp hastalarına iyi geldiğini söyleyemeyiz, belki zararlı olmadığını söyleyebiliriz (ki bunu söylemek için bile vaktin erken olduğunu düşünüyorum.)   
            3-Ekmeğe margarin sürdürülerek çocuklara yedirilmesini doğru bulmuyorum. Çocuklar allerjik reaksiyonlar açısından erişkinlere göre daha hassastırlar. 2001 yılında Melbourne - Royal Childrens Hospital tarafından yapılan ve Thorax dergisinde yayınlanan bir çalışmada margarin yedirilen çocuklarda astım görülme riskinin daha fazla olduğu gösterilmiştir. İngiliz Toraks Cemiyeti başkanı Dr. Lenney, annelerin çocuklarına fazla margarin vermemelerini, bu yağlarda kızartılmış yiyecekleri fazla yedirmemelerini önermiştir. Avustralyada yapılmış bir diğer çalışmada zeytinyağlı akdeniz diyeti kullanan kişilerle margarin kullanan kişiler mukayese edilmiş ve sonuçta allerjik rinit, astım ve cilt döküntüleri gibi allerjik reaksiyonların margarin kullananlarda iki misli daha fazla olduğu görülmüştür. Son olarak 2005 yılında Eur J Clin Nutr. Dergisinde yayınlanan bir çalışmada margarindeki yağ asitlerinin erişkinlerde de astım riskini artırdığı gösterilmiştir. 
            Auckland Üniversitesi tarafından yapılan ve Intellıgence dergisinde yayınlanan bir çalışmada 1990lı yıllarda doğan çocuklar takibe alınmış, margarin yedirilen çocukların zekasının yaşıtlarına göre daha düşük olduğu görülmüştür. Bu çocuklar IQ testlerinde üç puan geride kalmıştır. Çocukların düşük doğum ağırlıklı olmasında halinde bu gerilik 6 puana çıkmaktadır. 
             4-Ayçiçeği, mısır, pamuk yağından yapılan margarinler omega-3 içermez. Kanola, soya, palmiye, ceviz, keten tohumu ve zeytin yağından yapılan margarinler az miktarda omega-3 içerirler. Beslenmede Omega-6/Omega-3 oranının 10:1’den fazla olmaması gerekiyor (ideali 4:1’den azdır). Margarin kullanan kişilerde bu denge Omega-6 yağ asitleri lehine bozulur.  
             
02 Nisan 2009 Perşembe / 29116 Kişi Okudu
Yorumlar
Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895