Yok. Nereden mi anladım, geçenlerde bir dergide Amerikada yapılmaya başlanan yeni bir ameliyat türü ile ilgili bir makale okudum. Ameliyat şansını kaybetmiş kanser hastaları için kullandığımız “inop” terimini hepiniz duymuşsunuzdur. Hasta ameliyata alınır, yakınları heyecan içinde kapıda beklerken doktor ciddi bir suratla dışarı çıkar ve der ki "Maalesef hastanız inoptu, ellemedik." Doktorlar hasta inoptu derken şunu demek isterler "kanser yanındaki organlara o kadar yayılmıştı ki çıkaramadık, ameliyat yerini geri kapattık." Efendim, karın boşluğunda ilerlemiş kanser bulunan Amerikalı zengin Mr. Collison bu duruma itiraz etmiş. Demiş ki "ben inop minop dinlemem arkadaş, kaç para isterseniz veririm yeter ki tümörü buradan çıkarın, beni üç beş yıl daha fazla yaşatın." Doktorlar parayı fazla sevmez ama nasıl olmuşsa bu arkadaşlar ikna olmuş, "Bak Collison Efendi, sakın para için yapıyoruz sanma, tamamen bilimsel amaçla senin tümörü çıkaracağız" demişler. Efendim lafı uzatmayayım, Miami Üniversitesinde yapılan ameliyata onlarca doktor katılmış, daha önce ışın tedavisi ve kemoterapi gören Mr. Collisonun karnı açılmış, başlamışlar karın içindeki damarlara yapışmış olan tümörü ayıklamaya... Karaciğer tamamen vücudun dışına alınıp bir başka cerrah grubu tarafından incik cincik temizlenmeye başlanmış. Ameliyata başlayan cerrahlar 12 saat hiç durmadan çalıştıktan sonra dinlenmeye çekilirken yeni bir ekip bırakılan yerden işi devir almış. Midenin üçte ikisi, bağırsakların ve pankreas bezinin bir kısmı dışarıya çıkarılmış. Metastaz yapmış olan damarlar suni damarlarla değiştirilmiş, dışarı çıkarılıp temizlenen karaciğer tekrar yerine yerleştirilmiş. Durdurulan kan dolaşımı yeniden başlatılmış. Tüm bu ameliyat tam 43 saat sürmüş ve hastaya tam 5 bin düğüm atılmış. Sonra da cerrahlar inşaat alanını terk eden ustalar gibi takım taklavatlarını adamın içinden toplayıp dışarı çıkmış ve yarayı dikmişler. Ertesi gün Mr. Collison ayılmış, doktorlara teşekkür etmiş ve etrafına gülücükler saçmış. Dr. Katoda mutlu olmuş, ekibi adına teşekkürleri kabul ederken "hastamızın önünde daha yaşayacak uzun yılları var" demiş. Demek ki neymiş? Yarım trilyonu bastırırsanız iyi olmayacak/ameliyat edilmeyecek tümör yokmuş, eğer paranız yoksa tümörünüz"inop" olurmuş... Bu arada bir dip not olarak belirtelim: ameliyat için geçen 43 saatlik sürede Dünyada 600x43= 25 bin 800 çocuk açlıktan ve bakımsızlıktan ölmüş. Adaletin var mı dünya? Yok.