Kalbimiz vücudumuzun motorudur. 

 

Kalbimiz tıp dilinde sternum adını verdiğimiz halk dilinde “iman tahtası” denilen kemiğin hemen arkasında, sağ ve sol akciğerin arasına yerleşmiş, yumruk büyüklüğünde, sağlam bir keseyle çevrilmiş dört odacıklı bir kastır.  

 

 

Kalbimizin görevi vücudumuzu beslemektir; saç derimizden tırnağımıza kadar tüm hücrelerimize besin maddeleri ve oksijen yollar. Bu görevini emme basma pompa gibi çalışarak yapar. Günde yaklaşık 100.00 kez kasılır, dakikada 5 litre,  24 saatte 9.000 litre, yaklaşık 40 varil kan pompalar. Vücudumuzda, yani kalbimiz ve damarlarımızın içinde yaklaşık 5.6 litre kan vardır. Kalbimiz bu kanı bir dakikada üç tur attırır. 

Kalbin büyüklüğü erişkin bir kadında yaklaşık 250 gram, erişkin bir erkekte 300 gramdır.  Büyüklüğü çocukta yumruk kadar, erişkinlerdeyse iki yumruk büyüklüğündedir. 

Vücudumuzdan gelen besinden ve oksijenden fakir kirli kan resimde görülen sağ kulakçık adı verilen küçük odaya gelir. Sonra Trikusbit kapak denilen kapaktan aşağı iner ve buradan pulmoner arter adını verdiğimiz damar yoluyla akciğerlere yollanır. Akciğerlerde karbondioksiti temizlenen ve okjinlenen kan pulmoner venler adını verdiğimiz damarlar yoluyla kalbin sol yarısındaki kulakçığa geri döner. Mitral kapak adı verilen kapaktan aşağı iner ve kalbin en güçlü ve en önemli odası olan sol ventrikül adını verdiğimiz karıncık vasıtasıyla vücudumuzun en büyük damarı olan, “aort”a basılır. Buradan da tüm vücuda dağılır.  

 

 

Kalbin içinde dört kapak vardır. Triküsbit kapak sağ kulakçıkla sağ karıncık arasındadır. Mitral kapak sol kulakçıkla sol karıncık arasındadır. Pulmoner kapak sağ karıncığın çıkışındadır, Aort kapağı ise sol karıncıktan çıkan aort damarının başındadır.